+90 541 910 1419
mervecampsikoloji@gmail.com
Bu mesleği hakkıyla yapmak, yalnızca başkalarına destek olmakla değil, aynı zamanda kendi ayakta kalma savaşını da verebilmekle ilgilidir.
Ben Pelüze Merve Çam. Aile danışmanı ve yaşam koçuyum. Uzun yıllardır danışanlarıma eşlik ediyorum. Ama sadece bilgimle değil, insanlığım ve deneyimimle yanlarındayım.
Akademik bilgiler bir ruhsal danışmanı güçlü kılar.
Ama bence bir terapisti benzersiz kılan; hayatın kendisini okuyabilmesi, acıyı anlayabilmesi ve yargılamadan eşlik edebilmesidir.
Ben yalnızca bir meslek icra etmiyorum. İnsan ruhunun kırılgan yerlerinde durmanın ne demek olduğunu bilen bir kadınım.
Travma, yalnız anne olmanın yükü, duygusal yalnızlık, değersizlik hissi, bitmeyen sorumluluklar…
Bunlar yalnızca danışanlarımın değil, zaman zaman benim de içinden geçtiğim yollardı..
Bu yüzden seansta sadece dinlemem.
Aynı zamanda duyulmamış duyguları dile getirir, görünmeyeni görünür kılmaya çalışırım.
Yazdığım her yazı, kurduğum her cümle, anlattığım her hikaye bir insana “yalnız değilsin” diyebilmek içindir.
Eğer bu satırlarda kendinden bir şeyler buluyorsan, bu sayfa da senin de bir yerin var demektir.
Bunun nedeni tek başınıza bir orduya karşı giriğin her savaştan galip çıkman...
Tek başına karşıdan karşıya geçecek cesareti olmayan insanlar, dağları aşanlara; BANA FIRSAT VERSELERDİ DAĞI DİLE GETİRİRDİM derler. Onlar hep mükemmeldir de ellerinden tutan olmamıştır. Peki senin oldu mu? Hiç sanmıyorum. Dibi görmüş bir insanı, kırılan tırnakları, paramparça ruhu, kan revan içinde zihniyle o kuyudan çıkarken verdiği savaş güçlendirir. Beklemez biri tutsun da çeksin beni diye. Çünkü bilir zaten en güvendikleri, sevdikleri atmıştır onu o kör kuyuya. Çıktığında o karanlıktan artık daha güçlüdür. Çoğu şeyi aşmıştır kafasında, kimseyi beklememeyi, sadece kendine güvenmeyi öğrenmiştir. Bu insanlar öyle ki tüm bu kötülüklere rağmen içindeki saf ruhu korumayı başarmışlardır.
Diğer kesim ise, güçlü kişilikleri olan insanları kıskanmak, kinlenmek yerine rehber alsalar, en azından bulundukları basamaktan bir adım daha yukarıya çıkarlar. Ama nefis, haset, narsistlik adı fark etmez, öyle bir şey ki seni kemirir durur. Tek yapabildiğin şey o insanlar yükselirken sadece oturup şikayet etmek olur...